1958 yılından başlanarak anlatılan ve çekildiği 1979 yılına dek gelişen uzun soluklu hikâyesiyle dostluk ve aşk ilişkilerine değinen Vladimir Menshov imzalı film, romantizm, komedi ve yer yer melodram türleri arasında geziniyor. Sovyet Sineması’nın, devrim, Marksist değerler, vatanseverlik gibi konulara ağırlık verdiği, düş etkisi vermenin aksine aktif gözlem ve çözümleme talep ettiği, imgeler kullanarak ve kurguda yaratıcılığa önem verilerek sinema tarihinde ve dağarcıklarımızda yer ettiği düşünülürse bu kez hayli farklı bir deneyim sizi bekliyor diyebiliriz.
Henüz gençken kadınlar yurdunda başlayan dostluklarını, farklı yaşam tarzları seçip farklı beklentilerin peşinde koşsalar da 40’lı yaşlarına kadar sürdürmeyi başaran üç kadının tecrübeleri üzerinden dönemin Sovyet insanının düşünce yapısı, gelecekten beklentileri ve hayata bakışlarının aktarıldığı film, belki de ideolojik kaygıların en az hissedildiği, diğer toplumlar açısından empati kurulmaya en müsait örneklerden biri olarak öne çıkıyor. Moskova Gözyaşlarına İnanmaz, eğlenceli ve kolay hazmedilir içeriğinin yanında sosyalist devlet çatısı altında halkın mesleklere, idareci ve işçilere bakışı, erkek ve kadınların birbirlerinden beklentileri, toplumsal roller ve statülerin neler ifade ettiği; ayrıca tüm bu algıların zaman içerisindeki değişimi üzerine pek çok bilgiyi de sunuyor. Günümüzün de temel problemlerinden olan bireylerin yalnızlaşması hakkında erken tespitleri ve çekici replikleri ile seyircinin ilgisini hiç düşürmemeyi başarıyor. Sovyetler Birliği henüz dağılmadan çok evvel çekilmiş olmasına rağmen komünizmin uzun vadede neden başarısız olduğu konusunda fikirler geliştirme imkânı da sağlayan film, 1980’de Altın Ayı’ya aday gösterilmiş; 1981 yılında ise yabancı dilde en iyi film Oscar’ı ile ödüllendirilmişti.
İşletme ve Radyo-TV-Sinema mezunu. Eleştirel alanında aktif olmaya DVD+ dergisinin resmi forumunda moderatörlük yaparak başladı. İlk eleştirileri ise 2008 yılında Kanal D Home Video dergisinde yayınlandı. 2009’da Sinemaximum sitesinde, 2010’dan itibaren ise kişisel blogunda yazmaya devam ederken Aralık 2013’de Cineritüel’e katıldı. Antalya’da yaşamaktadır.