Bir Günün Tekrar Tekrar Yaşandığı En İyi 10 Film

Bir Günün Tekrar Tekrar Yaşandığı En İyi 10 Film

Share Button

Hiç deja vu oldunuz mu? Ya da bir zaman döngüsünün içine sıkışıp aynı günü tekrar ve tekrar yaşadığınızı düşündüğünüz oldu mu? Bu sorunun cevabı yüksek ihtimalle hayır, ama aynı günü tekrar yaşama durumu, günümüz sinemasının çok kullandığı bir konu. Nitekim şimdi sıralayacağımız 10 filmin ana teması da bundan oluşuyor.

Bu tarzın çok sevilmesinin nedeni, hata ve pişmanlıklarımızı, hatta yapamadıklarımızı ve söyleyemediklerimizi düzeltmemiz için bize bir şans verilse (hatta birden fazla kez) ne yapardık sorusunu sormasından kaynaklanıyor. Her insan hayatında bu soruyu en az bir kez düşünmüş olabileceğinden, filmler konu icabı tanıdık gelseler de aslında oldukça yenilikçiler.

  1. Triangle (2009)

İngiltere-Avustralya ortak yapımı Triangle, okyanusun ortasındaki gizemli bir gemide, belirli bir zaman aralığında sıkışan bir grup arkadaşın hikayesini anlatıyor. Kelebek etkisi misali, olaylar değiştikçe sonuçların da değişmesiyle film hızlanmaya başlıyor. Triangle, orijinal senaryosu ve bu bağlamda yarattığı kafa karışıklıkları ile öne çıkıyor.

  1. Happy Death Day (2017)

2017 yılının en çok konuşulan gerilim filmleri arasında olan Happy Death Day, maskeli bir katil tarafından öldürülen bir üniversite öğrencisinin içine sıkışıp kaldığı zaman döngüsünü anlatıyor. Film, başkahramanın durumu yakın çevresine anlatıp onları ikna etmeye çalışması bağlamında Groundhog Day (1993) ile aynı anlatı adımlarını takip ediyor. Konusu gereği tıkandığı yerde de korku teması devreye girdiğinden, merak ve heyecan uyandırarak kendini izletmeye devam ediyor.

  1. È Già İeri (Stork Day, 2004)

Stork Day ise Groudhog Day’in daha komedi unsurları barındıran bir İtalyan versiyonu olarak görülebilir. Film, bölgedeki yerli leylekler ile ilgili bir belgesel çekmek için Tenerif’de bulunan Filippo adlı bir İtalyan televizyon yıldızının hikayesine odaklanıyor. Bindiği feribot adayı terk etmeye çalışıp başaramayınca da gün tekrar başlıyor. İtalyan sineması objektifi ile anlatılan bir Amerikan hikayesi olan Stork Day, iki farklı ülke sinemasının aynı hikayeyi nasıl farklı yorumladığını görmek için de iyi bir fırsat sunuyor.

  1. ARQ (2016)

Enerji kaynaklarının kısıtlı olduğu kıyamet sonrası bir distopyada mühendis olan Renton’u konu alan ARQ ise bu tekniğin bilim kurgu tarafında yer alıyor. Renton, bu distopyada insanlar yiyecek bulamazken kendi kendini şarj eden bir makine üreterek evinin içinde kendi ekosistemini kuruyor fakat daha sonra makinenin bu enerjiyi nereden bulduğu ortaya çıkıyor.

  1. Source Code (2011)

Jake Gyllenhall’ın başrolünde olduğu film tekrarlanan gün temalı filmlere yeni bir soluk getirerek olayı terör ile birleştiriyor. Bir Chicago treninde meydana gelen terör saldırısının sorumlusunun  bulunması için karakterler tekrar ve tekrar aynı dakikaları yaşamak zorunda kalıyorlar, her tekrarda farklı ipuçları yakalanmaya çalışılıyor.

  1. Los Cronocrímenes (Timecrimes, 2007)

İspanyol bir korku filmi olan Timecrimes ise bu anlatıyı korku ve bilim kurgu temasıyla şekillendirmeyi seçiyor. Film, zaman makinesi ile zamanda yolculuk yaparak geçmişteki hatalarıyla yüzleşip onları düzeltmeye çalışan Hector’un hikayesi anlatılıyor, ayrıca bilmece tarzındaki anlatısıyla da türe yeni bir bakış imkanı sunuyor.

  1. Edge of Tomorrow (2014)

Popüler Japon romanı All You Need to Kill’den uyarlanan film tekrar eden gün konseptini alıp üstüne bir de uzaylı teması ekliyor. Tom Cruise’un canlandırdığı donanımlı asker Binbaşı William Cage, bir gün kendini uzaylı istilasının tam ortasında buluyor. İstenmeyen durumlar sonucunda ise askerleri eğitmek, savaşmak ve uzaylıları durdurmak arasında gidip gelirken üstüne bir de sıkıştığı zaman döngüsünden kendini kurtarmaya çalışıyor. Bir video oyunu izliyormuş etkisi yaratan film, tasarımı ve iyi oyunculuklarıyla da türünün en iyi bilim kurgularından sayılıyor.

  1. Primer (2004)

Shane Caruth’un yazıp yönettiği Primer, bu türün diğer örneklerine kıyasla daha durgun bir süreç izliyor. Film, zamanda yolculuk yapmaya yarayan bir kutu icat eden iki mühendisin, bu buluşu hisse senedi piyasalarını manipüle etmek için kullanmalarını konu ediniyor. Bunun dışında tabii mühendislerin değiştirmek istedikleri kişisel durumları da mevcut. Fakat kutu ile yaptıkları masumane şeyler zaman geçtikçe büyüsünü kaybetmeye başlıyor ve tehlikeli bir hal alıyor.

  1. Lola Rennt (Run Lola Run, 1998)

Modern bir Alman sineması klasiği olan Run Lola Run, bu temanın renkli filmlerinden. Film, Berlin’de yaşayan genç kadın Lola ve onun sevgilisi Manni’yi konu alıyor. Sevgilisinin başını belaya sokmasının ardından Lola, günün son 20 dakikasını aynı şekilde tekrarlayıp sevgilisinin hayatını kurtarmaya çalışıyor ve bu bağlamda film 3 bölüme ayrılıyor. Lola, günü tekrar tekrar yaşayıp sevgilisini kurtarmaya çalışırken, küçük şeyleri değiştirmesi nedeniyle oluşacak büyük kelebek etkileriyle de baş etmek zorunda kalıyor.

  1. Groundhog Day (1993)

Tekrarlanan gün temasının öncüsü sayılan Groundhog Day, Pennsylvania’nın Punxsutawney adında küçük bir kasabasında geçiyor. Hava durumu spikeri olan Phil, Punxsutawney kasabasına iş için kısa bir çekim yapmaya geliyor ama geri dönemiyor. Zamanla bu durumdan kurtulamayacağını anlayan Phil, bu olayı bir avantaja çevirerek kendisinin en iyi versiyonunu yaratmaya çabalıyor ve gerçek aşkın peşinden gidiyor. Komedi ve aşk ikilemini bünyesinde barındıran film, gerçeküstü öğelerle de birleşince ortaya izlemesi keyifli bir öncü film çıkıyor.

Kaynak: http://www.tasteofcinema.com/2018/the-10-best-movies-where-the-day-repeats-itself/

, , , , , , , , , , ,

5 comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir