Popüler bilgisayar oyunlarının sinema maceraları maalesef ki kötü sonuçlar vermeye devam ediyor. Bu sonuçların birden fazla sebebi olabilir ancak en önemli sebep, oyun atmosferinde çalışan birçok elementin -hikaye, kostüm vs.- sinemaya aktarıldığında fazlasıyla yapay ve plastik durması. Diğer önemli etken ise oyunlarda çok da önemli olmayan, bir iki satırla geçiştirilen karakter hikayelerinin sinemaya uyarlanırken boşluklarının doldurulmaması ve karakterlerin iki boyutlu, yüzeysel kalmaları. Özellikle yıldız oyuncular ve yüksek bütçelerle çekilen Prince of Persia, Lara Croft: Tomb Raider ve Resident Evil gibi popüler oyun uyarlamalarında da aynı sorunlar göze çarparken yapımcı ve yaratıcı / geliştirici ekipler ısrarla aynı şeyi ısıtıp izleyicinin önüne koymaya devam ediyorlar.
Simon McQuoid tarafından çekilen yeni Mortal Kombat uyarlaması, oyunun dinamiklerini filmde dahil etmeye çabalasa hatta sadece oyunun tutkunlarının anlayacağı göndermeler yapsa da benzer sorunları çözemediği için ortaya çıkan iş her iki tarafı da tatmin etmekten uzak görünüyor.
Oyunun ruhu mu?
Mortal Kombat oyunun ilgi çeken ve oyun piyasaya sürüldüğünden beri de eleştirilen Fatality* sahnelerinin yeni çekilecek filmde olacağı söylentileri oyunun takipçilerini heyecanlandırmıştı. Her ne kadar Paul W. S. Anderson’ın çektiği ilk film (Mortal Kombat; 1995) oyunun fanlarını için kabul edilebilir seviyede olsa da oyunun karanlık atmosferini perçinleyen bu sahnelerin eksikliği hissediliyordu. Diğer taraftan bu kadar vahşet içeren sahnelerin oyundaki gibi olmayacağını ve bir miktar sakil duracağını da tahmin ediyordum. Yeni filmde gördüğümüz üzere bu sahneler sinemada neredeyse hiç çalışmıyor hatta yer yer inşa ettiği evreni parçaladığını, onu bir paradiye çevirdiğini bile söyleyebilirim. Oysaki oyun matematiğini, oyunun ruhunu sinemaya taşıyoruz diyerek kopyalamanın işe yaramayacağı aşikardı.
Filmin inşa ettiği evren derken aslında bir miktar abartmış durumdayız; çünkü üzerinde çalışılmış ve geliştirilmiş bir evrenden bahsetmemiz oldukça güç. Öncelikle filmin belirli bir izleği, karakterlerinde de önemli derecede motivasyonları eksik. Ne dünya ile dış dünya arasındaki turnuva merkezde, ne açılışta gördüğümüz oyunun en önemli iki karakteri (Sub-zero / Scorpion) arasındaki ilişki ne de filme yeni eklemlendirilen Cole Young karakteri derinleştirilmiş. Biraz açalım: Mortal Kombat oyunu özünde bir turnuva oyunu. 10 turnuvayı kazanan dünyayı ele geçiriyor, hikayeye göre turnuvayı kazanmadan dünyaya hükmetme şansları yok. Gerek ilk filmde gerekse burada 9 turnuvayı dış dünyadaki kötülerin kazandığını öğreniyoruz. Yeni film ise garip bir şekilde kötülerin bu turnuvadan önce iyileri öldürme çabasını ele alıyor. Bu, karakterleri farklı yerlerde birbirleriyle dövüştürmek dışında bir işe yaramadığı gibi bir sonuca da bağlanmıyor. Muhtemelen çekilmesi beklenen devam filminde turnuvayı izleyeceğiz.
Gösterim öncesinde Youtube’da yayınlanan ve izleyiciyi heyecanlandıran açılış sahnesindeki dövüş sekansının da hikayeye katkısının çok yüksek olmadığını da söylememiz gerekiyor. Hatta bu sahneyi oyun demolarına benzetirsek, fragmanda vaat ettiğinin çok azının filmde olduğunu söylemek gerekiyor. Çünkü bu sahnenin estetik ve koreografi becerisine filmin içerisinde önemli bir yere sahip olmasını beklediğimiz diğer dövüş sahnelerinde pek rastlayamıyoruz. Dövüş koreografileri ile mekanları çeşitlendirmek için yapılan “portal açılması” gibi hamleler ise bu zayıflığın kurbanı oluyor.
Tüm bunların dışında onlarca alternatif Mortal Kombat karakteri bir kenara atarak filmin dinamosu için Cole Young diye yeni bir karakter yaratılması, her ne kadar oyun severleri kızdırsa da ben anlaşılabilir bir durum olarak görüyorum. Sonuçta oyunda her karakterin yetersiz de olsa bir hikayesi mevcut ve filmi şekillendirmek için bu hikayelerin işlevsel olmadıklarını görüyoruz. Diğer taraftan Mortal Kombat oyunu 1990’lardan beri varlığını sürdürse, hatta piyasaya sürülen son oyunlar ile iddialı ve oyunseverleri yakalayan bir geri dönüş yapsa da değişen oyun dinamikleri yüzünden eski popülasyonundan bir miktar uzak. Bu açıdan hem hikayeye yeni kan hem de senaryoyu istedikleri gibi şekillendirmek için yaratılmış Cole Young karakteri ilk bakışta makul gibi görünüyor. Cole’un bir görevi de oyunun dünyasına yabancı izleyicileri aydınlatmak. Ancak senaryo ekibi Mortal Kombat hikayelerini toparlayacak bu yeni karakteri örneğini binlerce kez gördüğümü bir klişe yumağı şeklinde inşa ederek tüm beklentileri sıfırlıyor.
Toparlamak gerekirse McQuoid ve ekibi oyunun heyecanını yansıtmaya çabalamış ancak bunu sadece fatality ve görsellik üzerinden yapmaya çalıştığından hikayenin açmazlarına kurban gitmiş görünüyor. Görselliği destekleyecek koreografilerdeki vasatlık ise filmin en büyük eksikliği olarak göze çarpıyor. Sonuçta Mortal Kombat’ın bir dövüş filmi. Filmi bir seriye döndürme planları olduğundan dolayı klişelere saplanıp kalmış bir hikayeyi nasıl ilerletecekleri de büyük bir soru işareti olarak duruyor.
(*) Fatality: Oyunun sonunda yenilenin kanlı ve vahşi bir şekilde öldürülmesi. Karakterlerin yaptıkları ikonik bitiriş hareketleri.
İşletme ve Finans lisans mezunu, Sosyoloji öğrencisi. Kendi blogu ve DVD+ dergisi forumundan sonra sinema yazılarını yayınlamaya Sinemaximum sitesi ile başladı. Daha sonra yaklaşık 2 yıl Türkiye’nin ilk online sinema dergisi Sinemalife’da Düş Perdesi ve Ev Sineması bölümlerini yürüttü. Kanal D Home Video DVD dergisinde yazdı. Temmuz 2013’de Cineritüel ekibine katıldı. Philip Morris Ezd kanalında Planlama ve Analiz bölümünde çalışmaktadır.
Bu önemli makaleyi göndermek için çok zor. Çok iyi bir açıklama. Makaleniz için teşekkürler,
Sohbet Sizinle Aynı İlgi Alanlarını Paylaşan Kişileri Bulun.