20. Uluslararası Altın Koza Film Festivali’nde Ödül Gecesi
Filmler izlendi, söyleşiler, oylamalar yapıldı, jüriler kararını verdi… Ve bugün akşam ki ödül töreniyle 20. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde ödüller sahiplerini bulmaya hazırlanıyor.
Festivalde, 12 Ulusal Uzun Metraj, 61 Akdeniz Ülkeleri ve 31 Öğrenci Filmi yarıştı. Bunun haricinde “Dünya Sineması” bölümünde dünyanın önemli yönetmenlerinin filmleri gösterildi. Akdeniz Ülkeleri ve Öğrenci Filmleri yarışmalarının sonuçları Cuma günü düzenlenen basın toplantısıyla duyurulurken, Ulusal Uzun Metraj Film sonuçları bugün akşam düzenlenecek tören ile açıklanıp sahiplerini bulacak. Festivalin merakla beklenen “Ulusal Uzun Metraj Film” yarışmasında yarışan 12 filmin, festival haftası boyunca galaları düzenlenerek izleyiciler ve film ekibinin buluşması, merak edilen soruların cevaplanması sağlandı. Aynı zamanda galalarda yapılan oylamalarda festival kapsamında verilen “Halk Oylaması Ödülü” belirlenecek.
Festival’de yarışan filmleri değerlendirecek olursak:
Çanakkale Yolun Sonu: Mustafa Kemal Uzun’un yönettiği film, 1915 yılının Çanakkale’sinde geçiyor. İşgalcilerin Çanakkale çıkarmasının konu alındığı filmde Gürkan Uygun, Berrak Tüzünataç ve Umut Kurt yer alıyor. Film, senaryosu ve başarılı sanat yönetmenliği ile dikkatleri çekiyor.
Daire: Atıl İnanç’ın yazıp yönettiği film, Dünya Prömiyerini festival kapsamında gerçekleştirdi. “İnsan mı kaderini yönetir, kader mi insanı yönetir?” sorusundan yola çıkılan filmde, birbirinden farklı insanların kendi hayat kaygıları içerisindeki durumları anlatılıyor. Görüntü yönetiminin oldukça başarılı olduğu filmin görüntü yönetmenliğini Hayk Kirakosyan üstleniyor. Özellikle filmde beğendiğim noktanın görüntü ve ışık olduğunu söylemek isterim. En İyi Görüntü Yönetmeni adayları içerisinde en güçlü adaylardan biri. Film, yer yer esprileri de barındıran, absürtlüğe de kaçan ama hüznü derinliklerinde saklayan bir yapım. Yönetmenin diğer filmlerinden de yola çıkarak bu filmde de süre sıkıntısı yaşadığı söylenebilir. Bu sıkıntı tamamen konunun tıkandıktan sonra da devam ettirilmeye çalışılmasından kaynaklı. Derin felsefik analtımları işleyen filmde, ölümle gerçek hayatın buluşması, sorgulanması da veriliyor. Bu durum aslında insanların içsel sorgulamalarının neticesidir. Filmde, Fatih Al, Nazan Kesal, Erol Babaoğlu oyunculuklarıyla yer alıyor.
Eve Dönüş Sarıkamış 1915: I. Dünya Savaşı’nda Ruslara karşı gerçekleşen “Sarıkamış Harekatı”ndan yola çıkılarak anlatılan filmin yönetmenliğini Alphan Eşeli üstleniyor. Filmin başrollerinde, Nergis Öztürk, Uğur Polat ve Serdar Orçin yer alıyor. Filmin dikkat çeken yanı başarılı oyunculukları.
Gözümün Nuru: Filmin yönetmenliği ve senaryosu Melik Saraçoğlu ve Hakkı Kurtuluş’a ait. Dünya Prömiyerinin Altın Koza’da yapıldığı film, yönetmen Melik Saraçoğlu’nun kendi hikayesini anlatıyor. Hikayenin geçtiği mekanlar, oyuncular hikayenin gerçek mekanları ve kahramanlarıdır. Sinema aşığı Melik’in üst üste geçirdiği retina dekolmanı sonucu kör olmayla karşı karşıya kalması işlenen filmde Melik, yaşantısını oldukça esprili bir dille ama içinde kendi hüznüyle anlatıyor. Kendi hayatının önemli ve tehlikeli bir dönemini tiye alarak anlatımı, filmi oldukça eğlenceli ve samimi bir konuma sokmuş. Filmin kurgu dalının önemli adaylarından biri olduğunu söyleyebilirim.
Hadi Baba Gene Yap: Festival neticesinde ilk kez izleyici ile buluşan filmin Dünya Prömiyeri Altın Koza’da yapıldı. Senaryosunu Zeynep Özcan ve Emre Algın’ın paylaştığı, yönetmenliğini ise Emre Algın’ın üstlendiği film, baba ve oğlunun geçmişlerine dair hesaplaşmalarını anlatıyor. Filmde Mustafa Aykıran ve Melih Selçuk başrolleri paylaşıyor. Filme baktığımızda, silahsızlanma ve militarizm üzerine kurulunu olduğunu görüyoruz. Ama içinde hesaplaşmaların barındığı da görülüyor.
Hayat Boyu: Aslı Özge’nin yazıp yaönettiği film, seçkin bir yaşam süren, sanatçı bir kadın ve mimar bir adamın duygusal durumlarını ve birbirlerinden kopamamalarını anlatıyor. Filmin başrollerinde Defne Halman ve Hakan Çimensever yer alıyor. Özellikle Defne Halman oyunculuğuyla dikkatleri çekiyor. Ela karakteri ile karşımıza çıkan Halman, bir kadının zaman ilerledikçe, fizyolojik özelliklerinin de değişmesi sonucu yaşadığı bunalımlı süreci ve sorunlu evliliği başarılı bir şekilde yansıtmayı başarıyor.
Jin: Festivalin favori filmleri arasında gösterilen filmin senaryo ve yönetimi Reha Erdem’e ait. Film, 17 yaşındaki Jin’in hikayesini anlatıyor. Yönetmenin deyimi ile “bu film bir nevi kırmızı başlıklı kız hikayesi”dir. Film son yılların belki de en başarılı açılış sekansına sahip. Reha Erdem filmlerinden alışkın olduğumuz belgesel görüntülere de filmde sıklıkla yer veriliyor. Ayrıca başarılı görüntüleriyle de dikkatleri çekiyor. Jin’in zorlu yaşamı, zorluklara karşı mücadelesi, kaçamayışı başarılı bir üslupla sunulmuş. Son tahlilde filmin, kurtlar arasında kuzu olmaya çalışma mücadelesini işlediğini söyleyebiliriz.
Köksüz: Deniz Akçay Katıksız’ın yazıp yönettiği film, yönetmenin ilk filmi. Oldukça başarılı bir ilk film olarak karşımıza sunduğu hikayeyle Akçay’ın filmini, festivalin diğer favorisi olarak gösterebiliriz. Filmde, Ahu Türkpençe ve Lale Başar yer alıyor. Babalarının ölümünün ardından aile olmaya çalışan anne ve üç çocuğun hikayesinin anlatıldığı film, izleyicilerden olumlu tepkiler aldı. Filmin cüretkar sahneleriyle de dikkatleri çektiğini söyleyelim. Deniz Akçay Katıksız, filmin otobiyografik özellikler de taşıdağına değindi. Filmin, oyunculuk, umut veren erkek oyuncu ve yönetmenlik dallarında şansı oldukça fazla. Akıcı giden senayosuyla da dikkatleri çektiğini de ekleyelim.
Lal: Semir Aslanyürek’in yazıp yönettiği film, Altın Koza Film Festivali kapsamında Dünya Prömiyerini yaptı. Filmde, 70’lerin başında, 14 yaşlarında iki çocuğun Yılmaz Güney’e ulaşabilmek için Antakya’dan Adana’ya yaptıkları yolculukları sırasında başlarına gelenler anlatılıyor. Film konusu gereği festivalin ödüllerinden biri olan “Yılmaz Güney Ödülü”nü alır mı bilinmez. Filmde Erdal Sarı, Ata Murat Kalkan, Erkan Can ve Emre Altuğ yer alıyor.
Soğuk: Uğur Yücel’in yazıp yönettiği film, Kars’ta soğuk kış şartlarında geçiyor. Filmde evli ve üç çocuk sahibi (birisi anne karnında olmak üzere) demiryolu işçisi olan Balabey’in hayatındaki yalnızlığı, aşkı, Rus hayat kadını İrina ile değişiyor. Başrollerinde Cenk Medet Alibeyoğlu, Ahmet Rıfat Şungar ve Şebnem Bozoklu yer alıyor.
Yarım Kalan Mucize: Yönetmen koltuğunda Biket İlhan yer almasına rağmen film, kızı Nihan Belgin’in imzasını taşıyor. Nihan Belgin, filmin başrolü, senaryosu, kurgusu ve yapımcılığını üstleniyor. Film, Köy Enstitüleri’nin kuruluş dönemini ve bu dönemde yaşanan zorlukları ve Enstitülerin nasıl kapatıldığı konusunu işliyor. Dünya Prömiyeri yapılan film, konusu itibariyle izleyiciden olumlu tepkiler almasına rağmen genel anlamda eleştirilerden kurtulamadı.
Yozgat Blues: Mahmut Fazıl Coşkun’un yönettiği ve senaryosunu Tarık Tufan ile beraber yazdığı ikinci filmi. Film, müzisyen Yavuz’un kariyerindeki çöküşünü ve belediyede ders verdiği kurstaki öğrencisi Neşe ile çıktıkları Yozgat turnesinde yaşadıklarını anlatıyor. Filmin başrollerinde, Ercan Kesal ve Ayça Damgacı yer alıyor. Samimi ve keyifli bir film olan “Yozgat Blues” izleyiciden de olumlu tepkiler aldı. Festivalin bir diğer favori filmi olarak gösterilen Yozgat Blues, komikliklerin yanı sıra içinde hüznünü barındıran, gitmekle kalmak arasında olan bir film. Ercan Kesal’ın En İyi Erkek Oyuncu dalında favori olduğunu söyleyebiliriz. Yozgat Blues, melankolik komedi olarak, samimi, içten ve şeker tadında izleyicinin karşısına keyifli bir film olarak çıkıyor.
Festival filmlerini değerlendirmenin ardından, ödüllerin tahmini olarak kimin alacağına bakacak olursak:
En İyi Film: Jin – Reha Erdem
Yılmaz Güney Özel Ödülü: Jin – Reha Erdem
Adana İzleyici Ödülü: Çanakkale Yolun Sonu
Siyad Ödülü: Köksüz
Film Yön Ödülü: Yozgat Blues
En İyi Yönetmen: Deniz Akçay Katıksız
En İyi Senaryo: Köksüz – Deniz Akçay Katıksız
En İyi Kadın Oyuncu: Hayat Boyu – Defne Halman
En İyi Erkek Oyuncu: Yozgat Blues – Ercan Kesal
En İyi Müzik: Çanakkale Yolun Sonu – Mert Oktan
En İyi Görüntü Yönetmeni: Daire – Hayk Kirokasyan
En İyi Sanat Yönetmeni: Çanakkale Yolun Sonu – Erol Taştan
En İyi Kurgu: Gözümün Nuru – Ali Aga
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu: Soğuk – Şebnem Bozoklu
En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu – Yozgat Blues – Nadir Sarıbacak
Türkan Şoray Umut Veren Genç Kadın Oyuncu Ödülü – Jin – Deniz Hasgüler
Umut Veren Genç Erkek Oyuncu Ödülü: Köksüz – Savaş Alp Başar
Güncellenmiş yıldız tablosu:
Jin: (*****)
Hadi Baba Gene Yap: (**)
Köksüz: (****)
Yarım Kalan Mucize: (*)
Yozgat Blues: (*****)
Hayat Boyu: (***)
Eve Dönüş Sarıkamış 1915: (**)
Soğuk: (*)
Lal: (*)
Çanakkale Yolun Sonu: (***)
Daire: (***)
Gözümün Nuru: (***)
Lise eğitimine başladığından beri Gazetecilik ve Radyo-Televizyon ve Sinema okumaktadır. Doktora eğitimini de bu alanda yapmaya devam etmeyi planlıyor. Çalışma hayatına gazetecilikle başlayıp sinemayı da beraberinde devam ettirmiştir. 8 yıl Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nde ve sinema filmlerinde reji asistanı olarak çalıştı. Çektiği kısa metraj filmler pek çok festivalin yarışma bölümünde yer alıp gösterimleri gerçekleştirildi. Bu festivallerden ödülleri de bulunmaktadır. Kendi blogunda yazdığı yazıların ardından kurulduğundan beri Cineritüel’de sinema üzerine yazmaya devam etmektedir. Uzmanlık alanı Türkiye Sineması olup, absürtlük ve komedi favori dallarıdır.
